Devrimci Yön

Beyrut’ta yayınlanan Al-Binaa gazetesi yazarlarından Nasır Kandil’in bölgemizle ilgili medyasafak.net sitesinde yer alan değerlendirmelerini solitiraz.com okurları için yayınlıyoruz:

Suriye meydanlarında yaşanan son gelişmeler, bölge ve dünya liderlerinin Suriye hakkındaki özel temasları, ABD ve Rusya liderlerinin Vietnam'daki görüşmeleri, Cenevre'nin şartlarına uygun bir şekilde bölgeden çıkmak için Riyad ve Soçi'de tüm hızıyla devam edilen hazırlıklar…

Siyasi ve askeri yörüngedeki grupların bu eşzamanlı hareketlerinin tesadüf olmadığı açıktır.

El-Bukemal'in kurtuluşundan sonra, İran, Irak, Lübnan ve Suriye sınırında yeni bir aşama ve güç dengesi kurulmaya devam ediyor. Bölgede bulunmak için bahaneleri ortadan kalkan ABD güçlerine çıkış yolu göründü. Kürtlere de, Irak Kürdistanı örneği gözlerinin önünde duruyorken, bedel ödemeye götürecek sonucu bilinen bir maceraya yerine tek yönlü bir siyasi yol düştü.

Suriye devleti küllerinden yeniden doğan Zümrüd-ü Anka kuşu gibi yükseliyor. Ülkenin ordusu, Arap ülkeleri, ABD ve İsrail tarafından şeytanlaştırılan Direnişin başını çektiği müttefiklerinin yardımıyla zafer kazandı.

Terörizmin kırılmasında başarı kaydeden Irak'ın yükselişinin karşısında, Yemen'den Katar'a askeri ve siyasi başarısızlıklar yaşayan Suudi Arabistan'ın itibar ve saygınlığının gerilediği bir ortamda, Suriye'nin bu değişikliklerden etkilenmeyen Yeni bir Arap düzenini hayal etmemesi olanaksızdır.

Araplar savaşları ile meşgul olurken, yeni Arap düzeninde Suriye - Irak – Cezayir üçlüsünün yeni bir çekim gücü oluşturabilmesi için Cezayir, merkezi bir rol oynayabilecek yumuşak gücüne geri döndü.

Cezayir, ayrıca Arap düzeninde dörtlü liderlik oluşturabilmek için Mısır'a yöneldi. Zira Arap – İsrail birliğinin son açıklamaları ile Suudi Arabistan'ın versiyonu son nefeslerini alıyor.  

Diğer yandan Suriye'nin aldığı yöne boyun eğen Amerika'nın çıkış hazırlıklarına başlaması da tesadüf değildir.

Üç yıldır varlığını sürdürdüğü Afganistan'dan da çıkan Amerika'nın Suriye savaşı üzerine oynadığı bahisler, kendisine Suriye'nin yönünü değiştirme umudu veriyordu.

İlk günden itibaren net olan bağlantı, Afganistan'dan İran – Irak ve Suriye'ye ulaşan kara sınırı yoluyla Akdeniz'den Çin'e ulaşmaktı. Bu sayede Çin'in önündeki kara geçidinin Irak ve Suriye sınırında veya Suriye'de bir yerden kapatılması umut ediliyordu. Bu yüzden Afganistan'da kalmak zorunluydu. Ne var ki, umudun yok olması ile birlikte, artık ağır bir yük halini alan bu zorunluluk da ortadan kalktı. Bu durumda, Kuzey Kore'nin nükleer dosyasının çözümü için sadece Çin'den yardım istemek mümkün oldu. Hareketlenme, Avrupa'nın dilini kullanan Fransa ile devam etti. İran ile nükleer anlaşmayı korumak için Amerikalıların İran gibi nükleer silahlara ihtiyaç duymadığını Korelilere söylemesi gerekiyor. İranlılara da, anlaşma devam ettiği sürece Kore modeline ihtiyaç duymadığını bildirmesi gerekiyor.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 2016 yılında Yeni Dünya Düzeninin Suriye savaşından doğduğunu söylemişti. Aynı şekilde Condoleezza Rice da, 2006 Temmuz Savaşından yeni Ortadoğu'nun doğduğunu söylemişti. Geçtiğimiz on yıl, bölgede çok fazla değişikliklere yol açtı. Yeni Ortadoğu'nun doğum sancılarını kolaylaştırmak isteyen Rice, Direnişin kemiklerini ezebileceği bir savaş hedeflemişti. Beyrut'un Rusya Büyükelçisi ise Rice hakkında şu sözleri kullanmış: “IŞİD'in tasfiyesi ve terörizme karşı kazanılan zafer de rol oynadığı için Rice teşekkürü hak ediyor.”

2018, Suriye'nin barış yılı ve yeni bölgesel düzen ile Yeni Dünya düzeninin doğuş tarihidir.

SOLİTİRAZ.COM